10 Eylül 2012 Pazartesi
Alem Dergisi 2000
Bu rock müziği nedir? Neyi ifade ediyor? Öncelikle onu öğrenmek istiyorum? Bugünün rock müziğiyle geçmişin rock müziği arasındaki fark nedir?
Aslında temelinde çok fark ettiğini düşünmüyorum. Tabii geçmişte yapılan rock müziği ile bugünkü rock müziği çok farklı ama bu dünyanın ve müziğin gelişimiyle doğru orantılı birşey . Özünde rock müziği daha çok hangi insanlar tarafından yapılır . Hani hep denir ya, "Rock müzik yapanlar ve dinleyenler daha mutsuz, daha asi, daha idealist bir kesimdir" .Rock müzik yapan insanlar mutlaka sosyal sorunlara değinmek zorunda da değiller. Kendileriyle bir savaş halinde olabilirler ve ondan da bahsedebilirler. Aslında özünde, mantığında bu var diye düşünüyorum. 68 kuşağının yaşamıyla şimdiki yaşam çok benzer değil. Aslında onların istekleriyle, şimdi belki de bizim isteklerimiz çok da farklı değil aslında. Ama o zamanın yaşamıyla ve o zamanki gençliğin durumuyla, dünyanın durumuyla şimdikilerin arasında çok fark var. Bu arada geçen 30-40 yıl içinde müziğin değişimiyle birlikte insanlar da değiştiler , gençler de değiştiler. Dolayısıyla rock müzik insanların müziğine ve yaşamına da direk etkide bulundu.
Genç jenarasyonun ve sizlerin ve yaşıflarınızın müziği farklı, ilişkileriniz de farklı. Geçmişteki ikili ilişkilere göre bugünkü ikili ilişkileriniz çok farklı. Bu farklılığı tam anlamıyla nasıl buluyorsun?
Aslında her şeyin zamanında ve yaşanması gerektiği gibi, o zamanki hayat şartlarıyla yaşanması gerektiği gibi yaşanacağını düşünüyorum. O zamanki ikili ilişkiler , insanların daha duygusal olmasından dolayı bugüne göre daha farklıydı belki. Şimdi de duygusallar ama savunma mekanizmaları daha çok çalışıyor. Çünkü yaşamış oldukları şeyler , insanlara bir set çekmelerine neden oluyor. Ilişkilerinde kendileri olmaktan çok uzaklar , çünkü tam olarak emin olana kadar birbirlerine karşı güven duymayan bir insan topluluğu var şu anda. Tabii o zaman da vardı belki. Ben o zamanlar yaşamadığım için sadece duyduklarımla bazı şeyleri biliyorum. Bildiğim bir şey var ki; o da, o romantik aşklar şimdi çok fazla yaşanmıyor.
Peki senin için biriyle bir ilişki nedir? Hayahnda ne kadar önemi var? Bir ilişkide ne kadar bir erkeğe teslim olabilirsin?
Şimdi bir erkeğe teslim olmam. Öyle bir durumum var. Bir ilişki aslında benim hayatımda çok önemli. Çünkü insan kariyerinde ne kadar iyi olursa veya ne kadar kötü olursa olsun, özel hayatı kötü gittiği zaman her şey kötü gidiyor diye düşünüyorum. En azından benim hayahmda böyle , genel olarak baktığım zaman.lnsanlar çok başarılı olabiliyorlar ama özel hayatlarında mutlu olmadıkları zaman muhakkak birşeyleri eksik oluyor ve o zaman hiçbir zaman tatmin olmuyorlar. Bu benim özel hayatımda da kesinlikle böyle. Ben eğer mutlu değilsem, o dönem biraz daha kapalı, daha kendi halimde oluyorum, o dönem daha çok yazıyorum ve şarkı yapıyorum. Kesinlikle benim hayatımda çok önemli.
Ailenle ilişkilerin nasıl? Nasıl bir aileden geldin?
Hem annem hem de babam öğretmen.lkisi de okul müdürü özel okullarda. ikisi de aslında gençleri çok yakından takip etme şansını yakalıyorlar, Çünkü devamlı ;)grencıierie iç içeler. t-aKar ne kadar yakından takip etseler de tabii benim yaptıklarımı onayladıkları söylenemez. ikisi de o denli görmüş geçirmiş insanlar olmalarına rağmen benim yaptığım şeyleri çok fazla onayladıkları söylenemez. Çok farklı bakıyoruz çünkü dünyaya. Her konuda farklı açılardan ama bir şekilde asgari müşterekte buluşmaya çalışıyoruz.
Peki senin çocuğun olmuş olsa, kendi çocuğuna karşı tutumun, annenin ve babanın sana karşı olan tutumuna göre farklı olur muydu? Nasıl davranırdın?
Zaman kimin zamanıysa ona ayak uydurmak mecburiyetindeyseniz. 1990'Iarın 1960'Iarın gençliği değiliz şu anda. Her şey değişiyor , hayat değişiyor , insanlar değişiyor , insanların çizdiği sınırlar değişiyor. Şimdi ortaokul düzeyinde okuyan insanlar , benden aslında nesil olarak çok farklı değiller. Düşündüğüm zaman 1 0- 15 yaş fark vardır herhalde. Ama onlarda bile aslında benim şaşırdığım değişimler şimdiden olabiliyor. Ben bile şaşırıyorum "Vay be ne çabuk gençlik gelişiyor. Bizim zamanımızda bu böyle değildi" Iafı şimdiden başlıyor mesela bende. O zaman düşünüyorum bundan kaç sene sonra benim çocuğum olduğunda her şey demek ki daha uç noktada olGcak. Ama ben şunu kendimde oturtmaya çalışıyorum; kişisel saygıya önem veriyorum. Zaman onların zamanı olacak. Ben ne kadar benim kafama uymasa da çocuğuma saygı gösteririm diye düşünüyorum ve buna çalışacağım kesinlikle. Çünkü ben eminim ki onlardan bir şeyler öğreneceğim. insanlar gençlerden çok fazla şey öğrenebilir gibi geliyor bana.
Senin için ne kadar önem faşıyor gelecekfeki hükümefler veya gençler?
Benim için çok önem taşıyor. Benim neslimden, benim gibi müzik yapan veya dinleyen insanlar için de çok önem taşıdığını biliyorum. Ama politikadan inanılmaz bir soğuma var insanlarda. Bu politikacılardan ve bir şekilde umutsuzluklardan kaynaklanıyor. Dünyada da birçok sorun var ama baktığınız zaman hala benim babamın gençliğindeki insanlar Türkiye'nin başındaysa o zaman ben umutsuz olabilirim. Ben Ecevit' e oy verdim mesela, gizleyecek bir şeyim yok. Çünkü baktığım zaman yinede en mantıklısının şu dönemde o olabileceğine karar verdim. Ama bu benim seçimim değil aslında. Boş oy verecektim esasında. Boş oy verdiğim zaman da Türkiye'nin geleceği için doğru olmayan insanlar belki de başa geçebileceklerdi. Böyle kaygılar da var Türkiye' de.
Senin için idare şekli nasıl olmalıydı? Bir Türk genci olarak sence nasıl insanlar tarafından idare edilmeliydik?
Bir kere Türkiye için demokratik bir ülke deniyor ama Türkiye'nin demokratik bir ülke olduğunu kesin\ikle düşünmüyorum. Çünkü demokrasi Türkiye'de herkesin kendine göre uyguladığı bir demokrasi. Hani "Herkes kendine müslüman" Iafı vardır ya demokrasi de şu an aynen o şekilde Türkiye'de. Yani ben parti kapatılmasına da karşıyım. Eğer demokrasi varsa parti kapatılmaması gerekiyor bu ülkede. Her ne kadar o parti ile aynı kitlede olmasak da ben demokrasiyi savunuyorsam o partinin kapatılmasına karşıyımdır. Ama Türkiye'de bunun gibi bir sürü örnekler var. Türkiye'de hala fikir özgürlügü yok, fikirlerini savundukları için insanlar hala hapse girebiliyorlar. Idam cezasına ben karşıyım. Bir insan her ne yapmış olursa olsun ölümle cezalandırılmış olmasını aynı oranda bir suç olduğunu düşünüyorum açıkcası. Ne kadar insanın ölümüne o insan sebep olursa olsun, karşılığındaki cezanın ölüm olmaması gerektiğini düşünüyorum. Bu tip bir sürü şey var. Ama dünyaya baktığınız zaman, daha iyi örnekleri görüyoruz ama benim için ideal olan yok. Yani işte Avrupa'ya baktığınız zaman, onlar da bazı şeyleri kendilerine göre yorumluyorlar. Herkes politikasını kendi ülkesinin çıkarlarına göre yürütüyor açıkçası; yani kimse ortak doğruyu bulmaya çalışmıyor. Her yerde de bu böyle. Galiba bazı şeyler yanlış gitmeye mecbur diye de düşünüyorum!
Sizi çok siyah görüyorum. Siyahın yanı sıra çok farklılıklar görüyorum, yani estetik açının ve akademik açının dışına çıkmışsınız. Modayı kabul ediyor musun, yoksa red mi ediyorsun?
Modayı kesinlikle kabul ediyorum ben. Modayı çok da önemli buluyorum açıkcası ama şöyle de bir şey var; biliyorsunuz her sezon bir tarz moda olur ve insanlar onu giyerler; ben insanların aynı tip olmasına karşıyım. Yani bir şey moda diye sokakta birsürü aynı insan görmeye karşıyım. İnsanların çok daha orjinalleşmesi gerektiğine, çok daha farklı insanlar görmemiz gerektiğine inanıyorum. Çünkü kıyafetlerin kişinin karakterini de çok fazla yansıttığını düşünüyorum. Sokakta gördüğümüz insanların da Türk insanının açık bir örneği diye düşünüyorum. Çünkü aynı kıyafetleri görüyorsunuz; zaten Türkiye'de de insanlar aynı kafada genel olarak! Dolayısıyla çok da farklı bir şey görmüyorsunuz.
Peki sana yarın bir teklif gelse "Aslı yarın işte çok dekolte kıyafetler giyeceksin, saçını da toplayacaksın, iki kilo da parfüm sıkacaksın ve bir barda çok para kazanmaya başlayacaksın ve bir-iki yıl içinde çok medyatik olacaksın, işte şöhret olacaksın ve bir sürü de hayranın olacak'' deseler Aslı ne yapar?
Aslı bunu kabul etmez. Aslı bunu kabul etmeyeceği için zaten bu yola girdi. Çünkü bu beni hiçbir zaman mutlu ve tatmin etmez. Bir de benim yapmak istediğim müzik var. Özellikle ben zaten kendi sözlerimi yazıyorum, kendi müziğimi yapıyorum. Benim üstümde çok yabancı durur. Bir şeyi oturtmaya çalışırsanız inandırıcı olamazsanız; insanlar bunu çok çabuk algılıyorlar. Benim üstümde de inanın inandırıcı durmaz. Zaten ben de böyle bir yola girmem.
Şimdi yeni kasetin ve yeni bir klibin var. Hatta klibinin ismi de ''Ölüm Kapımı Çalmasa da'' diye. Sizin gibi genç insanları ölüm niye bu kadar ilgilendiriyor , neyi ifade ediyor?
Ölüm bana çok soğuk geliyor. Ben ölümden çok korkarım, hani ölümden korkmuyorum diyen insanlar varsa ben onlardan değilim. Ölümü aslında şarkılarımda gerçekten "ölüm'' anlamında kullandığım söylenemez. Belki de bir mecaz anlamında kullanıyorum. Yani orada ölümün aslında ne kadar kötü olduğunu ve ölüm kadar durumun kötü olmadığını ifade etmeye çalışıyorum. Ölüm bana çok uzak görünüyor , ben daha çok gencim ve hayata birkez gelmenin de önemli olduğunu düşünüyorum. Şu dünyaya birkez gelmişken çok da boş gitmemek gerektiğini düşünüyorum.
Türkiye'deki rock müziğin yaşadığı zorluklar ne? Müzik yapımcıları ve müzik türlerinden dolayı engeller var mı?
Engel şöyle var... Türkiye'de tabii çok daha popüler olan müzikler var. Arabesk müzik veya çok klasik anlamdaki Türk pop müziği diyebileceğimiz... Bu müzik türleri Türkiye'de çok daha popüler ve çok alıcı kitlesine sahip. Çünkü Türk insanına baktığınız zaman aslında, hani insanlar yakın çevresini Türkiye'nin genel bir profili olduğunu düşünür. Ama bu hiçbir zaman böyle değildir. Çünkü Türkiye'nin ger)el profilini düşündüğünüz zaman biz aslında çok küçük bir kitleyiz.
Çok teşekkür ederim.
Ben teşekkür ederim.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder