10 Eylül 2012 Pazartesi

Rock'ın Asi Kızı Aslı Sert Döndü


Keşf-i Alem, Ölüm Kapımı Çalmasa Da ve Kördüğüm gibi şarkılarıyla tanınan rock müziğinin âsi kızı Aslı, üç yıllık bir aradan sonra sert sound’lu yeni albümü “Söylediğim Şarkılarda Saklı” ile geri döndü. Bu albümle tarzını oturttuğunu anlatan Aslı, daha dinamik ve grup sound’unda şarkılar hazırladığını söylüyor

Öğretmen bir anne babanın kızı olan Aslı daha ilkokul yıllarında rock müzik dinlemeye başlamış. Bon Jovi en hayran olduğu müzisyenmiş. Lise yıllarında ise arkadaşlarıyla birlikte Phoenix grubunu kurmuş. Lise bitince de grubun ismini Mary Jane olarak değiştirerek barlarda şarkı söylemişler. O yıllarda rock müzik yapan gruplar ne bu kadar popülermiş ne de konserler veriyorlarmış. O nedenle Aslı kendini garantiye almak için Amerikan Kültürü ve Edebiyatı okumuş. Ama müzik yapmadan yaşamayacağını anlayınca 2000 yılında ilk albümü “Neresindeyim”i çıkarmış. Daha sonra “Su Gibi” albümünü çıkaran Aslı, müzik şirketini değiştirdiği için üçüncü albümü “Söylediğim Şarkılarda Saklı”yı ancak geçtiğimiz günlerde çıkarabildi. Aslı’yla buluştuk müziğini ve özel hayatını konuştuk.

Söylediğin şarkılarda ne saklı?
Kendini şarkı söyleyerek, yazarak ve besteleyerek ifade eden biriyim. Yakınımda olan kişilere bile söyleyemediğim şeyleri hiç çekinmeden şarkıya dökebiliyorum. Bazı şarkılarımda arkadaşlarım “Aaa biz bu olayı seninle yaşamıştık” diyor. Ama şarkılarımı beni hiç tanımayan insanlara sunuyorum. Hayatlarımız ne kadar farklı olsa da duygularımız benzer olduğu için dinleyicilerle aramızda bağ oluşuyor. Hayatımla ilgili her şey söylediğim şarkılarda saklı.

Şarkılarının söz ve müzikleri sana ait. Ne yaşarsan bunu başarıyorsun?
Bunun bir formülü yok. Ama benim daha üretken olduğum dönemler üzüldüğüm, sinirlendiğim, aşk acısı çektiğim zamanlardır. Çünkü mutluyken söz yazamam. Bazen her şey o kadar kötü gidiyor ki en çok şarkıyı o zamanlar yapıyorum.
O zaman sana mutluluk pek yaramıyor diyebiliriz...
Arkadaşlarım sevgilime “Ya şu kızı bir hafta bırak, kavga edin. Sorun çıkar da üretsin. Sonra yine barışırsınız” diyor. Şarkı üretmek için hayatla bir derdinin olması lazım ve muhalif olman gerekli.

Senin hayatla derdin ne?
Lisedeki Aslı için “Asi, muhalif, feministtir” derler. O zaman bu tanımlamalara çok kızardım. Aslı yanlış olan çok şeye karşı. Yanlış giden şeylere karşı susmadım ve agresif oldum. Hayatla şu derdim var diyemem. Ama dönemsel dertlerim var.

Bu albümün diğerlerine göre daha sert bir albüm olmuş. Sen nasıl tanımlıyorsun?
Aslında pop rock yapıyorum. Çünkü dünyada algılandığı şekli bu. Bu albüm ise daha enerjik, modern, altyapısı çok güçlü. Dinlediğinizde bir solo değil de bir grupmuş gibi hissediyorsunuz.

Türkiye’de rock müzik popülerleşti mi?
15 sene önce Türkiye böyle bir müziğe hazır değildi. Türk rock müziğinin önünü açanlar da Kargo, Özlem Tekin, Şebnem Ferah ve Teoman’dır. Çok hızlı bir gelişim sağlandı. Ama şöyle bir gerçek var. Rock müzik Türkiye’de hiçbir zaman pop, arabesk ve halk müziği kadar popüler olmayacak.

Maçlarda erkek gibi olurum
Beşiktaş’ta doğan Aslı aynı zamanda koyu bir Beşiktaş taraftarı. Çocukluğundan beri ailece Beşiktaş’ın antrenmanlarına ve maçlarına giden Aslı futbolun kendisi için çok önemli olduğunu söylüyor. Aslı, “Kendimi bildim bileli biz ailece Beşiktaş maçlarına gideriz. Maçların olduğu günler hayatla bağlantımı koparıp maça odaklanırım. Bugüne kadar hiçbir erkek arkadaşım benim gibi maç sever olmadı. O nedenle maç nedeniyle kız erkek pozisyonlarını değiştirdik. Evde maç izleyen, eve Lig TV aldırtan ya da hafta sonları maça giden kişi benim. Tüm programlar benim maç saatlerime göre ayarlanıyor” diyor. Üç yıllık bir beraberliği olan Aslı’nın sevgilisi müzisyen değilmiş ama Aslı’ya göre birçok müzisyene taş çıkartırmış. Sevgilisinin kim olduğunu ise Aslı söylemiyor ve “Gizlim saklım yok ama benim sevgilim şu işi yapıyor ve adı bu demek bana yakışmaz” diye bir açıklama getiriyor duruma.

Vatan Gazetesi - 10 Mayıs 2007

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder